Seçkin Beşikten Kürsüye Bir İş Hâkiminin Anıları - İbrahim Halil Şua Seçkin Yayınları
0.0
P - 0 Yorum
(Yorum yap, İndeks Puan kazan)
%5 İndirimli
220,00 TL
209,00 TL
22,87 TL'den başlayan taksitlerle!
Kategoriler
Yazar | Editör
İbrahim Halil Şua
Sayfa Sayısı
172
Ebat (cm)
13x19
Seçkin Beşikten Kürsüye Bir İş Hâkiminin Anıları - İbrahim Halil Şua Seçkin Yayınları
Kitabın Açıklaması
Zaman o kadar çabuk geçiyor ki geçen zamanda en çok aklımızda kalanlar çocukluk ve gençlik döneminde yaşadığımız olaylar, karşılaştığımız kişiler. Ne çok anı biriktirdik aslında, aktaramadığımız, paylaşamadığımız. Anılar duygu yüklü olunca, okuyanlar kendinden bir şeyler bulmaya başlıyor. Aynı olayları kendilerinin de yaşadığını belirtip, sevincinize, üzüntünüze ortak olabiliyor. Hayatını işine adamış, işini çok seven, öğrendiğini paylaşan biri olarak doğumumdan bugüne yaşadığım kimi olayları lezzet içeren hikâyeler tarzında kaleme almayı düşündüm. Çocuklarıma bırakacağım bir anılar demeti olsun, diye. Bu niyetle yazmaya başladığımda çevremden, ailemden, sosyal medya takipçilerimden olumlu tepkiler almaya başladım. Su gibi akıp giden anılarımı, iki kapak arasına almamı tavsiye edenler oldu. Ancak zorlama ile yazmak gelmedi içimden. Bu sefer duygularımın yoğun olduğu dönemlerde yazmaya başladım. Yazdıkça rahatlıyor, kendime geliyordum. İyi geliyordu bana yazmak. Bana iyi gelen başkalarına da iyi gelebilirdi. Sonuçta gönül almaktı, gönül vermekti bizim işimiz. Bir Çin atasözünde şöyle der: "En silik mürekkep, en güçlü hafızadan daha iyidir."...
Çalışma hayatımda hâkimlikten ziyade hakem olmaya başlamıştım zamanla. Mahkemeye husumetle gelenler, husumetle çıkmamalıydılar. Asıl olan uzlaşmalarıydı. Güvenmeleriydi birbirlerine. Soğuk duvarlar arasında yüreklere işlenen kararlar verilmeliydi. Kendimi sorumlu hissetmeye başladım bu noktada, "iş Yargısında Uzlaşma Kültürü" başlıklı onlarca seminer verdim kurum ve kuruluşlarda. Kürsüye ve tek bir mahkemeye hapsolan bir hâkimlik bana yetmezdi artık. Farkındalık oluşturmalıydım birikimimle, tecrübelerimle, insanın ruhuna dokunmalıydım adeta, işi bilmek, işi sevmek yetmiyordu. Adil olmak, hakkaniyetten yana olmak da gerekiyordu. Sırf iş çıkartayım, terfi edeyim, Yargıtay'ın istediği gibi kararlar vereyim, kararlarım onansın düşüncesi için "hâkim" olmamıştım. Makam sahibi olayım, insanlara tahakküm edeyim düşüncesinde de olmadım. Halden anlayayım, haksızlık etmeyeyim, adil olayımdan başka bir derdim de olmadı. Kimi zaman takdir görmedik belki ama Rızayı ilahi dışında başka bir şey de gözetmedik. Yaşama, kazanma veya kaybetme düşüncesiyle de bakmadık. Hüzünlü süreçler de yaşadık bu arada... işte bu kitap tüm bu yaşam serüvenimi tatlısı ile acısı ile anlatmaktadır.
Kitabın Konu Başlıkları
.
Çocukluk ve Aileme Ait Anılar
.
Mesleki Anılar
.
Güncel Yazılar
Ürün Değerlendirme ve Yorumları
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın, her yorumunuzda İndeks Puan kazanın!